Menu
RSS

Antalya’da Avukatlar Adalet Nöbetini Uğur Mumcu’ya Adadılar

Antalya’da Avukatlar Adalet Nöbetini Uğur Mumcu’ya Adadılar

Avukatlar tarafından İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde 85 hafta boyunca tutulduktan sonra çeşitli illerde devam eden adalet nöbeti bu kez Antalya’da tutuldu. Avukatların İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde 85 hafta tuttuktan sonra Bursa, İzmir, Ankara, Hatay, İstanbul, Van, Kocaeli, Artvin,

Diyarbakır ve Adana’da devam ettirdikleri adalet nöbeti dün de Antalya’da tutuldu. Öğle saatlerinde Antalya Adliyesi bahçesinde toplanan avukatlar, “Herkes için adalet savunmaya özgürlük, 2014’ten bu yana Pakistan’da 86 meslektaşımız katledildi,

24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü’nde Pakistanlı meslektaşlarımızın yanındayız” yazılı pankartlar açtı. Avukatlar ayrıca, “Kadına şiddete hayır, Dikkat! bu ülkede kadın katliamı var, Kadına yönelik şiddet insanlık suçudur” yazılı dövizlerle de kadın cinayetlerine dikkat çekti.

Mumcu’ya Adandı

Adalet nöbetinin, herkes için gerekli olan adalete ulaşma isteğinin ürünü olduğunu vurgulayan Antalya Barosu Başkanı Polat Balkan, “Bugünkü nöbetimiz, kalemi hep gerçekleri yazan büyük devrimci Uğur Mumcu başta olmak üzere, alçakça katledilen akademisyenlere,

avukatlara, aydınlara, gazetecilere, sanatçılara ve yazarlara adanmıştır. Bu topraklar, ne yazık ki, her güne bir acının düştüğü, dehşetin olağanlaştırılmaya, siyasetin de yargılı ya da yargısız infazlarla şekillendirilmeye çalışıldığı topraklar.

Bilinmelidir ki, bizim buna rızamız değil itirazımız var” dedi.

“Hukuk Devleti Olmaktan Uzaklaşıldığı Günlerden Geçiyoruz”

Hukuk devleti olmaktan uzaklaşıldığını ileri süren Balkan, “Kuvvetler ayrılığı ilkesinin şeklen bile umursanmadığı, yargının bağımsız ve tarafsızmış gibi bile davranamadığı, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eden ve yurttaşların

hak arama özgürlüğünün temsilcisi olan biz avukatların adliyelere aranarak girebildikleri, ekonomik ve mesleki sorunlarına hiçbir ciddi ve kalıcı çözüm üretilmediği, Tehlike Altındaki Avukatlar Günü’nün son on yılda iki kez Türkiye’deki avukatlara ithaf edildiği,

akademisyenlerin, aydınların, gazetecilerin, yazarların ve yurttaşların A.İ.H.M. ve yüksek mahkeme kararlarına karşın,

adil yargılanma haklarının ihlal edildiği, yargılandığı ve cezaevlerinde konulduğu, TBMM’nin tasfiye edildiği” günlerden geçiyoruz şeklinde konuştu. Çocukların cezaevlerinde büyümek zorunda kaldıklarına da dikkat çeken Balkan, “Çocuk istismarı,

kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin önlenemediği gibi, bu konularda hiçbir ciddi politika üretilmediği, çevremizin ve doğamızın talan edildiği, yağmalandığı, kültürel ve tarihi eserlerimizin imha edildiği, YSK eliyle demokrasiye darbe yapıldığı,

kayyum atama pratikleri ile halkın seçme ve seçilme hakkının, iradesinin yok sayıldığı günlerden geçiyoruz. Katlanılamaz ve taşınamaz bir boyuta gelen bütün bu sorunlara ne yazık ki, Yargı Reformu Stratejisi 2019 Belgesiyle çözüm üretilmeye çalışılıyor” dedi.

“Mesleğimizin Onuru İçin Mücadele Edeceğiz”

Yargı Reformu Stratejisi 2019 Belgesi’nin 2009 ve 2015 Strateji Belgeleri gibi hiçbir soruna ciddi ve kalıcı bir çözüm üretmeyeceğini söyleyen Balkan, “Adalet, çoğulcu, katılımcı ve özgürlükçü demokrasi, hukuk devleti,  savunmanın yargı içindeki statüsü,

savunma hakkının etkin kullanımı, gerçek bir yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı konularında bir fikri ve vizyonu olmayan, sözgelimi yürütmenin yargı üzerindeki tahakkümünden, HSK’nın yapısından rahatsız olunmadığı gibi, adalete erişim ve

savunma hakkının etkin kullanılması ile ilgili hiçbir planı ve tasarımı da olmayan bu belge, tıpkı 2009 ve 2015 Strateji Belgeleri gibi hiçbir soruna ciddi ve kalıcı bir çözüm üretmeyecektir. Uygulamaya dönük basit değişikliklerin, tarihsel birikim ve içeriğinden koparılıp,

reform olarak sunulmasına aldanmayacağız. Sıtmaya razı olmayacağız. Tuzumuz kuru olmasa da, tuzu kokmuşlara inat, mesleğimizin onuru ve saygınlığı için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

“Kararlılıkla Mücadele Edeceğiz”

27 yıl önce katledilen Uğur Mumcu’nun bazı sözlerini hatırlatan Balkan, “Bizler, adaleti, demokrasiyi ve hukuk devletini savunanlar olarak, faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar aydınlatılıncaya, cezasızlık politikası sona erinceye kadar toplumumuzun belleği olacağız.

Memleketimizde gerçek bir adalet düzeni, gerçek bir hukuk devleti kuruluncaya kadar, bedeli ne olursa olsun, inançla ve kararlılıkla mücadele edeceğiz. Unutulmamalıdır ki, otoriter bir rejime karşı en büyük direniş, hukukun ve insan haklarının uygulanmasını talep etmektir.

Bizler talep etmekten hiç vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Diğer Barolar Destek Verdi

Antalya Barosu öncülüğünde gerçekleştirilen adalet nöbetine, Adana, Ankara, Aydın, Bursa, Diyarbakır, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Mardin, Mersin, Şanlıurfa, Van ve Yalova baroları da başkan, başkan yardımcısı veya temsilci düzeyinde katılımla destek verdi.

yukarı çık
0
Paylaşım