Antalya Eski Emniyet Müdürü Yılmaz, FETÖ Üyeliği Suçlamasını Kabul Etmedi!

Antalya 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Rüştü Çetinkasap, Şenol Oral, Gökhan Tayuk, Sunal Sevindik, tutuksuz sanıklar Yavuz Bölek ve Süleyman Şark katılırken, Burdur E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu Erol Çomak,

başka suçtan Kırşehir E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu Ali Koçak, tutuksuz sanıklar İhsan Kösesoy, Nihat Yalçındağ ve Ali Yılmaz ise Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmada hazır bulundu.

Duruşmaya, sanıklardan şikâyetçi olan, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden polis memuru Muhammet Oğuz Kılınç'ın babası polis memuru Zeki Kılınç ile CHP eski Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, emekli polis memuru Hikmet İskender, İhsan Karakaş ve Eyüp Çınar ile taraf avukatları da katıldı.

Duruşmada savunma yapan Antalya Emniyet eski Müdürü, tutuksuz sanık Ali Yılmaz, üzerine atılı silahlı terör örgütü suçlamasını kesinlikle kabul etmediğini söyledi. 2009-2012 yılları arasında İl Emniyet Müdürü olarak görev yaptığını hatırlatan Yılmaz,

müşteki polis memurlarını tanımadığını, dinlemelerin İstihbarat Şube Müdürlüğünün talebi üzerine yapıldığını ve İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından denetlendiğini ifade etti. Dinlemelerde ne emniyet müdürlerinin ne de polis müfettişlerinin bir denetleme yetkisi ve görevi olduğunu aktaran Yılmaz,

"Emniyet Müdürlüğümüz ile İstihbarat Şubenin tüm irtibatı özlük hakları ve mali konulara ilişkindir. Benim emniyet müdürü olarak temsil görevim vardır. Şikâyetçiler, amirlerini şikâyet etmeyi alışkanlık haline getirmiş, 50'den fazla suç dosyası olan kişilerdir.

İsnat edilen suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum. Eğer istihbari dinleme belli bir kasıt altında yapılmış ise bunun sorumluluğu İstihbarat Şube Müdürlüğü çalışanlarına aittir, suçsuzum" dedi.

2012 yılında FETÖ yüzünden emekliliğini istediğini öne süren Yılmaz, kendisi yerine gelen emniyet müdürünün ise FETÖ'den firari olduğunu savundu.

Sanıklardan Erol Çomak da kendilerinin alınan talimatlar sonucu dinlemeler yaptıklarını savunarak, 2007-2009 yılında istihbari önleme dinleme sonucunda 700 kişinin uyuşturucu ticareti yapmak suçundan adli soruşturmaya tabi tutulduğunu belirtti.

Kendilerinin aldıkları istihbari bilgiler sonunda bunların ortaya konulduğunu sözlerine ekleyen Erol Çomak, şöyle konuştu:

"Bu da önleme dinlemelerin ne kadar ciddiyetle yapıldığını gösterir. Bu hususun mahkemece araştırılmasını istiyorum.

Üzerime atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Bu örgüt bize kumpas kurmuş. ByLock programını kesinlikle kullanmadım, kabul etmiyorum. Zaten kullandığım telefon da bu programı kaldırabilecek kapasitede bir telefon değildir."

Duruşmada söz alan Zeki Kılınç ise hakkında yapılan usulsüz dinleme işlemleri nedeniyle sanık Ali Yılmaz'ın dönemin emniyet müdürü olarak sorumlu olduğunu, kendisinden habersiz hiçbir iş yapılmasının mümkün olmadığını söyledi.

Mahkeme heyeti, Erol Çomak, Gökhan Tayuk, Rüştü Çetinkasap, Sunal Sevindik ve Şenol Oral'ın tutukluluk haline karar vererek, duruşmayı erteledi.