Menu
RSS

Antalya Pazarcılar Odası’nda Milyonlar Buhar Olmuş

  • Yazan 
Antalya Pazarcılar Odası’nda Milyonlar Buhar Olmuş

Semt Pazarcılar Odası’nda 21 yıllık saltanatı yıkarak başkan olan Yusuf Öztürk, odadan buharlaşan milyonlarca lirayı, ödenmeyen borçları, kaçak elektrik cezalarını anlatarak “Enkaz edebiyatı yapmayayım da bu duruma enkaz dışında ne denilebilir ki?” dedi

Pazarcı Yusuf’u bağrına bastı

Antalya Semt Pazarcılar Odası’nda saltanatı yıkan isim olan Yusuf Öztürk başkan adayı olarak pazarcıyı ziyaret ediyor, dertlerini dinliyor. 21 ve 28 Şubat tarihlerinde olağanüstü genel kurula giden Antalya Semt Pazarcılar Odası’nda yeni başkanın belirleneceği seçimin heyecanı yaşanıyor.

2 yıldır odanın başkanlığını yapan Yusuf Öztürk, yeniden aday oldu ve sahaya indi. Yağmur çamur demeden esnafı ziyaret eden Öztürk, pazarcının sorunlarını dinliyor, pazar tezgâhlarını dolaşarak kontrol ediyor. Pazarları dolaşırken sevgi seliyle karşılaşan başkan Yusuf Öztürk yaşlısından gencine tüm esnaf ile tek tek ilgileniyor. Gittiği pazarlarda, yaşlı esnafın ellerini öpmeden geçmeyen Başkan Yusuf Öztürk’ü pazarcılar bağırlarına bastı. Kayıt dışı ve seyyarlarla mücadeleyi elden bırakmayan Öztürk, pazarlarda İsmail Öz’ün yıllar süren başkanlığı sonrası 21 yıllık saltanatı yıkan isim olarak tanınıyor.

Organize Şube’nin operasyonları, Mali Şube’nin esnaf odasını basması, oda başkanının (İsmail Öz) tutuklanmasıyla basında anılır olan Antalya Semt Pazarcılar Odası’nı başkan seçildikten sonra layık olduğu yere getiren, kamuoyu nezdindeki saygınlığını artıran Yusuf Öztürk; başkanlık için en önde giden isim olarak göze çarpıyor. Öztürk, odayı hak ettiği yerlere getirmek için çalışıyor.

Ateşten gömleği giydim

“Antalya Pazarcılar Odası sadece icraatlarıyla anılmalıdır. Kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın ‘hodri meydan’ diyorum. Ben ve arkadaşlarım görevdeki son anımıza kadar esnafımıza hizmet için buradayız. Herkes bir gün gelecek ne kadar haklı olduğumuzu, esnafımız için neler yaptığımızı görecek. Ben bize inanan bize güvenen esnafımızdan biraz daha sabır rica ediyorum” diyen Öztürk “Eski başkan adayları seçime kısa bir süre kala kendi aralarında birleşip bir araya geldiler ve başkan adaylığını bana teklif ettiler. Çok kararsız kaldım.

Ancak birilerinin meslek odamızın selameti için bu ateşten gömleği giymesi gerekiyordu. Zorlukları ön görmeme rağmen görevi kabul ettim. Nitekim süreç tam da düşündüğüm gibi başladı. Demokrat yapım gereği tüm yönetim kurulu üyelerine eşit yaklaştım. Herkes fikrini özgürce söyledi ve savundu. Ancak bir süre sonra ben otoritemi koymaya başlayınca, bu kez içeride koltuk kavgaları başladı. Herkes ayrı telden çalıp, odayı yönetmeye çalıştı. Buna izin vermeyince de ardı ardına istifalar yaşandı” dedi.

Milyonlarca lira buhar oldu

Yusuf Öztürk pazarda dağıttığı broşüründe de büyük bir kısmına yer verdiği iddiaları, odada yaşanan sıkıntıları, yıktığı 21 yıllık saltanattan geriye kalanları şöyle anlattı: “Ben oda başkanı olurken, aralarında başkanlığa layık birini bulamayanların başına geldim. İşte bu sebepten dolayıdır ki elde olmayan durumlardan maalesef benimde hatalarım oldu. Hatırlarsanız geçmiş dönemlerde uzun süre başkanlık yapmış kişinin de geçmişinde kendi yönetimini kendi seçtiği halde anlaşmazlıklardan dolayı sıkıntı yaşayarak başkanlığı düşürülmemiş miydi? Odamız yine şimdi olduğu gibi olağanüstü seçime gitmemiş miydi? Yönetimsel sıkıntılar sanki sadece bizim dönemimizde mi oldu? Ben şimdiye kadar enkaz edebiyatı yapmadım, ama bilinmesi gereken şeyler var.

Eski yönetim 21 yıl bu odada görev yaptı. Çok sayıda değerli işler yaptılar. Onları da bu yaptıkları olumlu çalışmalar için buradan takdir ediyorum. Ancak ben oda başkanı seçildiğimde durum hayli vahimdi. Odamıza ait Soğuksu İktisadi İşletmesi’nin kasasında; Meltem Pazarı için toplanan 7 milyon lira paradan sadece 725 bin lira kalmıştı. Milyonlarca lira odamızın iktisadi işletmesinin kasasından bir şekilde buhar olmuştu. Bu paralar nerede hesabı verilmelidir. Odamızda da para yoktu. Önemli miktarda bölümü satılarak parası toplanan Çığlık Kapalı Pazarı için yükleniciye sadece 300 bin lira ödenmiş, yaklaşık 1 milyon 350 bin lira da borç vardı ve bu borç bizim tarafımızdan ödendi.”

Kaçak elektrik kullanılmış

“Odamızda ben göreve geldiğimde vergi ve SGK prim borçları milyon liralara yaklaşmış, Muratpaşa Belediyesi’ne olan işgaliye bedelinden kaynaklı 944 bin lira borç ile odanın ve iktisadi işletmelerin yüz binlerce lira borçları vardı. Üst kuruluşlarımıza ödenmesi gereken yüz binlerce lira katılım payı borcu, kapalı pazarlarda kaçak elektrik kullanılıp binlerce lira ceza yenmişti. Kasada gözüküp, olmayan çek ve senetler, finans şirketlerine verilmiş çeklerden dolayı icralar, eski çalıştırılmış personele borçlar, araçların hepsi hacizli, muayene ve sigortaları dahi yaptırılmamış durumdaydı. Esnafımız pazara çıksın ya da çıkmasın sürekli odaya borçlandırılıyor, resmi olması gereken; oda aidatı ve faaliyet belgesi yıllarca hep iki kat fazla alınıyordu. Özellikle bir belediyenin sınırları içerisindeki pazarlarda (kapalı pazarlar dahil) esnafımızın tezgah yerleri dahi onaylattırılmamış, tahsis edilmemiş durumdaydı. Enkaz edebiyatı yapmayayım da bu duruma enkaz dışında ne denilebilir ki?”

Neler yapmadık ki

“Daha göreve geldiğimiz ilk hafta ‘hayırlı olsun’ diye gelenleri kabul ederken, odanın borçlarından dolayı icra memurlarını ağırladık. Öncelikli olarak personel alacaklarının tamamını ödeyerek sayısını azalttık. Çünkü mali disiplin kaçınılmazdı. Çıplaklı Pazarı’nı yapan müteahhit firma ile yeniden anlaşma yaparak, önceki yönetimin yapmış olduğu sözleşmedeki rakamı 150 bin lira artı KDV kadar daha düşürdük. Çağlayan Pazarı’nda eski yönetim kaçak elektrik kullanmış. 45 bin lira ödeme yapıldı. Maliye ve SGK’da yapılanmaya gittik ve ödemeye devam ediyoruz.

Araçların hepsinin muayenesi geçmiş üzerinde yakalamalar vardı, bunları çözüme kavuşturduk. Servis için bir otobüs satın aldık. Ayrıca yolda kalan esnafımızın malını taşımak ve tezgâh nakli için 3 kamyon satın alarak odamıza kazandırdık. Hizmetleri hızlandırmak için motorize ekip kurduk, odanın komple bilgisayar sistemini yeniledik. 240 TL olan oda aidatını yasaya uyumlu hale getirerek 120 liraya düşürdük. Yine 26 lira olan faaliyet belgesi ücretini 13 liraya indirdik. 8 yıldır bir türlü aydınlatılamayan Meltem Pazaryerini biz aydınlattık.”

Projeler hayata geçiyor

“Kapalı pazar yerleri ile ilgili çeşitli projeler ürettik. Eski oda yönetimi, meslek odamızla yerel yönetim olan belediyeler arasındaki ilişkileri en alt seviyeye indirmiş, adeta hepsiyle kavga eder duruma gelmişti. Oysa ki Semt Pazarcılar Odası’nın belediyelerle kavga ederek üyelerine hizmet etmesi mümkün değildir. Ben demokrat yapıya sahip bir başkanım. Biz bu ilişkileri yeniden tesis ettik. Şu an da Muratpaşa, Kepez, Konyaaltı, Döşemealtı ve Aksu belediyeleri ile görüşmelerimiz devam ediyor. Buralarda ortaklaşa çağa uygun modern kapalı pazarlar yapıyoruz ve yapacağız.

Ayrıca eski dönemden kalan bir de cenazemiz var. Meltem Pazarı ile ilgili paralar toplanılmış, insanlardan satış vaatleri alınmış milyonlarca lira para boşa gitmiş durumda. Bununla ilgili çalışmalarda da sona gelindi. Hazine arazisinin satın alınması ile ilgili görüşmelerimiz sürüyor. Burayı da esnafımıza kazandıracağız. En büyük arzumuz yeni pazarlar oluşturarak, esnafımıza yeni kazanç kapıları açmak ve daha fazla düzenli gelirlerini arttırmak için çalışacağız. Pazarcılarda basit usulde vergiyi Bakanlar Kurulu kararıyla devlet kaldırdı.

Bir kısım adaylar gibi ‘Basit usulde vergiyi geri getireceğiz’ diye akıldan izandan uzak vaatlerde bulunamayız. Kimse kimseyi kandırmasın. Bütünşehir Yasası’yla esnafımız büyük esnaf statüsüne geçince basit usul yerine defter tutulan gerçek usule tabii oldu. Bunun çözümü için oda yönetimi olarak yoğun çaba harcıyoruz.”

Başkan olmak için pazarcı gibi davranıyorlar

Dürüst açıklamalarından ve dik duruşundan taviz vermeyen Yusuf Öztürk sözlerini özeleştiri de içeren şu ilginç anekdotlarla tamamladı: “Yönetim kurulunun içerisindeki kargaşalık ve eskiden gelen enkazın benimle birlikte kaldırmak yerine koltuk kavgası yapanların sayesinde, hayal ettiğim odayı maalesef pazarcı esnafıma sunamadım. Esnafın bir kuruşunu boşa harcatmadım.

Bazı arkadaşlarımız sadece Semt Pazarcılar Odası Başkanı olmak için pazarcı gibi davranıyor. Ben ise pazarcı olduğum için Semt Pazarcılar Odası Başkanı oldum. Herkes bir gün gelecek ne kadar haklı olduğumu, esnafımız için neler yaptığımı ve yapacağımı görecek.

Ben bana inanan bana güvenen esnafımız ve kendimin oluşturacağı çalışma arkadaşlarımla beraber Semt Pazarcılar Odası Başkanlığına adayım. Tüm esnafımızı Allah’a, kendimi de önce Allah’a sonra esnafıma emanet ediyorum.”

yukarı çık
0
Paylaşım