Menu
RSS

96.Yılında Alternatif Kutlama

96.Yılında Alternatif Kutlama

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı tüm yurtta olduğu gibi Antalya’da da coşkuyla kutlandı. Her ne kadar resmi kutlamaların yaplımadığına tanıklık etsek te gerek CHP gerekse Sivil Toplum Örgütleri yoğun katılımlarla gerçekleşen bir bayram kutlaması yaptılar.

Yaklaşık 1000 kişinin katılımı ile Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleşen kutlamada CHP İl Başkanı Semih Esen ve Cumhuriyet İçin Antalya El Ele Platformu adına İbrahim Daş yaptıkları konuşmada 23 Nisan’da egemenlik vurgusu yaptılar. CHP İl Başkanı Semih Esen yaptığı konuşmada “Ulusal Bayramlarımızın milletçe kutlanmasına her yıl yenisi ürettiği çeşitli bahanelerle engel olan AKP iktidarı, maalesef bu büyük günde de aynı tutumunu sürdürmüştür” dedi.

Esen konuşmaında şunları dile getirdi; “Tümüyle siyasi rant devşirmeye yönelik takiyyeci tavrı ile lazım olduğunda “Milli İrade”den dem vuranlar, Milli İradenin en büyük sembolü olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı’ndan köşe bucak kaçmaktadırlar.

Şatafatlı açılışlarını, gürültülü törenlerini ve çalgılı çengili düğünlerini iptal etmeyi akıllarına bile getirmeyenler, milletin acısını bahane ederek milletin bayramına göz dikmektedirler.

Fakat milli bayramlarımızı kutlamamıza engel olarak, ulusal bilincimizi ve Atatürk devrimlerini unutturacağını zanneden AKP’nin bu çabası nafiledir!

Bayramlarımız, emperyalizme karşı tarihin gördüğü en büyük zaferin sahibi olan milletimizin gurur günleridir!

Bayramlar, iktidarın değil milletindir!

Milli Bayramlarımız, zil takıp oynama günleri değildir. AKP iktidarının ülkemizi sürüklediği bugünkü vahim tablo, milli bayramlarımızın iptal edilmesini değil, bilakis daha büyük bir şevk ve coşku ile kutlanmasını zorunlu kılmaktadır.

Çünkü milli bayramlar, milletin birliğinin dosta düşmana ilan edildiği günlerdir.

Milli bayramlar, dini ya da etnik ayrım olmaksızın, bir millet olduğumuzun haykırılmasıdır.

Milletin, kendine ait olan egemenlik hakkını bizzat eline aldığı ve Ulu Önderimizin başta bu milletin çocukları olmak üzere tüm Dünya çocuklarına atfettiği bu büyük günü önemsizleştirmeye, unutturmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.

Çocuk istismarcılarına kendini siper eden zihniyetten artık milletin de umudu kalmamıştır. Çocuk Bayramı’nı kutlamak şöyle dursun, artık çocuklarımızı AKP zihniyetinden muhafaza etmek zorunda kaldığımız günler yaşıyoruz”

“İktidar meşruiyeti içeride aramıyor”

23 Nisan Cumhuriyet Meydanı’ndaki törende Cumhuriyet İçin Antalya El Ele Platformu adına konuşan İbrahim Daş, “2002’den beri ülkeyi yöneten iktidar; meşruiyetini içerde değil Washington ve Brüksel’de aradığından Türkiye Cumhuriyeti’ni etnik ve dinsel parçalanmanın eşiğine getirmiş ve bunu da ANAYASA TUZAĞI ile gerçekleştirmek için her türlü algı operasyonunu yürütmektedir” dedi.

Daş konuşmasında şunları söyledi; “Ulusal bayramlarımız: Tarihimizi, geleceğimiz olan çocuklarımıza, gençlerimize anlatma, birlik ve beraberliğimizi güçlendirdiğimiz günlerdir. Onlarca şehidimizin ve gazimizin geldiği bugünlerde; daha da kararlı bir şekilde kutlanması gerekirken TBMM kutlama programlarının şehitlerimiz gerekçesi ile iptal edilmesi iktidarın ulusal bayramlarımıza bakış açısını ortaya koymaktadır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımıza Expo 2016 kadar önem verilmemesinin sebebini artık herkes görmektedir. TBMM’nin bulunduğu alan vatan toprağı da Expo 2016’nın bulunduğu alan vatan toprağı değil midir?

Emperyalizm 100 yıldır SEVR rüyasından vazgeçmemiştir. Dün SEVR’İ imzalayan Vahdettinler, Damat Feritler, Ali Kemaller, bugün karşımıza BOP eşbaşkanı olarak ellerinde ANAYASA TUZAĞI ile karşımıza çıkmaktadırlar.

2002’den beri ülkeyi yöneten iktidar; meşruiyetini içerde değil Washington ve Brüksel’de aradığından Türkiye Cumhuriyeti’ni etnik ve dinsel parçalanmanın eşiğine getirmiş ve bunu da ANAYASA TUZAĞI ile gerçekleştirmek için her türlü algı operasyonunu yürütmektedir.

CUMHURİYET İÇİN ANTALYA EL ELE Platformu olarak buradan başta iktidar olmak üzere tüm kurumlara sesleniyoruz: Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olmadığı gibi bugünkü siyaset kurumunun bir anayasa yapma ehliyeti ve yetkisi yoktur. Bu bağlamda TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmaları yasal değildir ve derhal sonlandırılmalıdır.

Diğer yandan hiç şüpheniz olmasın ki Türk Milleti; Vatanımızın bütünlüğünü Milletimizin birliğini parçalayacak, despotluğa, diktatörlüğe götürecek hiçbir girişime izin vermeyecektir.

Bugün hepimize düşen görev; ANAYASA TUZAĞINA düşmeden, alternatif çalışmalara girmeden, 1928 Anayasamızın özüne dönerek Türkiye Cumhuriyeti’ni o gün olduğu gibi bugün de TAM BAĞIMSIZ kılmaktır.

Bugün olduğu gibi bundan sonra da aramızdaki etnik, dinsel ve siyasal ayrılıklarımızı erteleyerek el ele verirsek başaramayacağımız hiçbir şey yoktur.

Hiç şüpheniz olmasın ki umutsuz değiliz, dün başardık bugün de başaracağız ve emperyalist bir talep olan Anayasa Tuzağına düşmeyeceğiz.”

yukarı çık
0
Paylaşım