Menu
RSS

Antalyalıları Denizden Edecek Projeler Halkı Ayaklandırdı!

Antalyalıları Denizden Edecek Projeler Halkı Ayaklandırdı!

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacak olan Boğaçay projesi, Konyaaltı’na yat limanı, Beach Park yeni projesi ve Lara kruvazier limanı projesine tepki yağmaya devam ediyor. Antalya'nın doğal dokusunu bozacak bu projeler hakkında YURT'a konuşan

A platformu sözcüsü Hediye Gündüz, "Bu halk buna izin vermeyecek. Asla izin vermeyecek. Bu projeden vazgeçilmesini, derhal "iptal ettik" denilmesini istiyoruz. "İptal etmiyoruz" deseler de, halk kendisini burada duvar edecek" dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından kentin doğal yapısını bozacak projeler hakkında 3 Kasım'da Antalya Isparta Burdur Denizli Kaş Platformu (A Platformu) tarafından Konyaaltı Emekliler Kahvesi'nde yapılan toplantıda Antalya halkı bilinçlendirildi.

8 Kasım'da ise Türkiye’nin her köşesinden kent, ekoloji ve çevre duyarlılarının katılımıyla bir toplantı daha gerçekleştirilecek.

"İnsanlar Denize Giremeyecek"

Konuya ilişkin YURT'a açıklamalarda bulunan A Platformu sözcüsü Hediye Gündüz, Antalya halkının bu projelerden oldukça rahatsız olduğunu belirterek, "İnsanlar Almanya'da 40 sene çalışıp, emekli olup gelerek Konyaaltı'ndan ev alıyor.

O deniz için. Sivas'tan, Uşak'tan, Manisa'dan insanlar bu deniz için oraya yerleşiyor. Günlük 60 bin insan orada deniz giriyor. Şimdi bu insanların denize girdiği yerin ortasına Antalya Büyükşehir Belediyesi "yat limanı yapacağım" diyor.

İnsanlar bundan çok rahatsız. Çünkü yat limanı yapılırsa, insanlar öncelikle denize giremeyecek. Orada kirlilik oluşacak.

O kirlilik yarın bütün Antalya körfezini kaplayacak. 10 yıl sonrasını göremeyiz bile orada. Dolayısıyla Antalya halkı inanılmaz tepkili" dedi.

"Bir Bölgeyi Mahvediyorsunuz"

"Bu sahil Türkiye'nin sahili" diyen ve bu sahilin elden gitmesi halinde İstanbulluların denize giremediği gibi, Antalyalıların da deniz giremeyeceğini ifade eden Gündüz, "Boğaçay projesi yapılırsa Konyaaltı'nın o çakıllarının devamı gelmeyecek.

Çünkü doğa kendisini hep yeniliyor. Sahil Boğaçay'dan bu çakıl oluşumu dolunca, karaya doğru çekilecek. Orada bir doğa vahşeti başlayacak. Bunun için biz toplantı yaparken halk atlıyordu önümüze,

"Konuşup, konuşup gitmeyelim", "Bunu durdurmamız lazım" diyorlardı. Boğaçay'da inşaat başladı bu arada. Bir bölgeyi mahvediyorsunuz. Orada doğaçlama halk insan zinciri oluşturdu, oturma eylemi yaptı.

Bu talep insanların talebi. Her aile yazın en az 3 ayrı aile ya da akrabasını Antalya'da misafir eder. İnsanlar gelir burada sahillerde denize girer. Bu sahil Türkiye'nin sahili.

Bu sahil elden giderse, İstanbullular nasıl kendi şehirlerinde denize giremiyorsa, Antalya halkı da denize giremeyecek" ifadelerini kullandı.

"Bu Bir Doğa Katliamı"

Yat limanına 470 yatın koyulacağını, 470 yatın kaplayacağı alana ise günde 30 - 40 bin insanın girdiğinin altını çizen Gündüz, "Antalya'nın doğu bölgesi Lara Plajına gider. Yaklaşık 30 - 40 bin insan da burada denize giriyor.

Hergün giriyorlar. Haziran'dan Eylül'ün ortasına kadar devam eder. Siz bir şehri öldürüyorsunuz. Antalya'da bu plajları dar gelirli yurttaşlar kullanır. Dar gelirli yurttaşlar akşamüzeri piknik malzemelerini alarak gelir akşam yemeğini orada yer.

Sıcaklardan kurtulmak için çoğu insan geceleri orada yatar. Bu sene çok insan yattı orada. Siz bir şehrin en sosyal olarak insanların, doğayı paylaştığı, denizi paylaştığı alana yat limanı yapıyorsunuz.

470 tane. O 470 yatın koyulacağı yere, günde 30 - 40 bin insan giriyor. Yani bu bir doğa katliamı ve halkın hakkını gasptır" şeklinde konuştu.

"Halkın Düşünülmesini İstiyoruz"

Hediye Gündüz sözlerini şöyle sürdürdü:

"Antalya'nın en hayati konularından biridir bu konu. Antalya bu plajlarla var. Akşamüzeri ana baba günü olur orası. Siz bu insanlara bu haksızlığı nasıl yapıyorsunuz?

Geçmişte Antalya'nın değişik bölgelerinden, özellikle dar gelirli kesim bu sahillere otobüslerle gelirdi. Belediye son yıllarda bunu da yapmıyor. İnsanlar kendi imkanlarıyla denize geliyor. Şimdi denizi de elinden alıyorlar.

Halkın düşünülmesini, halkın hakkının korunmasını istiyoruz. Yazın Antalya halkı bu sahillerle var. Turizm'de var ama, turizmden önce halk var. Bu şehirde 2.5 milyon insan yaşıyor."

"Halk Kendisini Duvar Edecek"

"Antalya'da yazın nereden bakarsanız bakın, herkes en az 1 kere denize gider. Bazı kesimler hergün gider. Bu sahillere halk, kalkıp ta tek başlarına gitmezler.

Kalabalık aileler giderler. 3-5 nüfuslu, 7-8 nüfuslu aileler toplanarak peyniri, ekmeğini, karpuzunu alır, gider sahile kilimini serer. Bu sahilde herkesi aile olarak görürsünüz. 4 kişilik aile sadece denize ulaşmak için 20 TL harcıyor.

Bu insanlar böyle yaşıyor Antalya'da. Siz sıradan insanın yaşam alanına göz dikmiş durumdasınız. Bu halk buna izin vermeyecek. Asla izin vermeyecek. Bu projeden vazgeçilmesini, derhal "iptal ettik" denilmesini istiyoruz.

"İptal etmiyoruz" deseler de, halk kendisini burada duvar edecek. Mümkün değil yaptırmaz!"

"Bu Sahiller Yoksul Halkındır"

"Bu 2 plaj kent plajıdır. Kentin ortasında. Evinizden yürüyerek, arabayla, bazen de otobüsle bu plaja ulaşabiliyorsunuz. Kentin içinde sahil olması kadar büyük bir avantaj olabilir mi? Sabahları insanlar işe giderken, 6'da evinden çıkar,

gider sahile 7'ye kadar yüzer, 7'den sonra üstünü giyinir ve 8'de işinde olur. Bu niye? Kent plajı olduğu için. Siz bunu ne hakla insanların elinden almaya çalışıyorsunuz? Bu sahiller Antalya halkınındır, yoksul halkındır, o bölge oturan halkındır.

Öğrenciler mesela yaz tatili olduğunda o sahili kullanırlar. Ortaokul öğrencileri, lise öğrencileri kendi aralarında toplanır, denize girerler. Başka şehirden üniversite öğrencileri aynı şekilde."

"Halk Belediyenin Bu Uygulamasının Karşısında"

Toplantımızı düzenlemeden önce Konyaaltı halkıyla çok sohbet ettik. Oturduğu parklara gittim insanlarla konuştum. Kafelere gittim konuştum. 28 Ekim'de, 29 Ekim'de etkinliğe giden insanlarla bire bir konuştuk. Herkes tepki gösteriyor bu duruma.

Halk karşı çıkıyor, halk bizlerin yanında. Belediye bu konuda yalnızdır. Halk belediyenin bu uygulamasının karşısındadır.

yukarı çık
0
Paylaşım