Menu
RSS
Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet İçin 1 Mayıs Meydanlarına!

Antalya Emek Platformu: Ekmek, Adalet Ve Hürriyet …

2024 1 Mayıs’ında da işçiler, ...

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözler Değil Yaptırım İstiyoruz!

Antalya Eğitim İş: Öğretmene Şiddete Dair Boş Sözl…

Eğitim İş Sendikası Antalya Şu...

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altekin Seçildi

Kepez Belediye Başkan Vekilliğine Refik Emre Altek…

Kepez Belediye Meclisi, görevi...

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

AFAD Duyurdu: Antalya'da Deprem!

Antalya'nın Kaş ilçesinde 3,9 ...

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün Tutuklanması AKP’nin Bir İntikam Planı Olarak Görünüyor

PSAKD Akdeniz Bölge Sorumlusu Arslan: Kocagöz’ün T…

“AKP ve onun sözünden çıkmayan...

Prev Next

Kılıçdaroğlu’ndan 10 Maddelik ‘Taksim Manifestosu’

Kılıçdaroğlu’ndan 10 Maddelik ‘Taksim Manifestosu’

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Taksim Meydanı'ndaki demokrasi mitinginde konuşuyor. Kılıçdaroğlu, meydanda bulunanlara CHP'nin hazırlamış olduğu 10 maddelik 'Taksim manifestosu' adlı metni okudu.

Kılıçdaroğlu'nun konuşmalarından satır başları şu şekilde:

Gün birleşme günüdür, gün dikta yönetimlerine karşı direnme günüdür, gün halkın sesini dinleme günüdür. Bugün Taksim'deyiz, birlikteyiz. Bizim için hepimizin tarih yazdığı bir gündür bugün. Biz Taksim'e niçin geldik? Ne yapacağız? Hedefimiz ne? Bütün bunlara yanıt vermek için bir Taksim manifestosu hazırladım. 10 maddelik Taksim bildirgesi.

10 MADDELİK 'TAKSİM MANİFESTOSU'

1) 15 Temmuz darbe girişimi parlamenter demokrasimize karşı yapılmıştır. Bombalar altında parlamento görevini yaptırmıştır. İç ve varsa dış destekçilerini kınıyor ve lanetliyoruz.

2) Bütün siyasal partiler darbe girişime karşı çıkmış, demokrasi konusunda tartışmasız ortak bir payda olmuştur.

3) Her türlü vesayete karşı çıkmak tüm demokratların, demokrasiden yana olanların bu ülkeye namus borcudur.

4) Demokratik parlamenter sistemine yapılan darbe girişimi halkın direnme hakkını kullanmasıyla ayrı bir anlam kazanmıştır.

5) Demokrasimizin teminati demokratik, laik ve sosyal ilkesinin Türkiye için ne kadar yaşamsal olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır.

6) Bu darbe girişimi yasama yürütme yargı olan güçler ayrılığı ilkesinin denge ve denetim ile demokrasinin güvencesi olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.

7) Balyoz casusluk gibi davalarda mağdur edilenlerin itibar ve haklarının tüm partilerin gündeminde olmak zorundadır.

8) Bu darbe girişimi devlet yönetiminin liyakata dayanması gerektiğini ortaya koydu. Devletin yapılanmasında cemaatçilik, tarikatçılık değil, bilgi deneyim gibi ilkeler esas alınmalıdır.  Devleti yönetme yerine devleti ele geçirme anlayışını tarihe gömmeliyiz.

9) İnancı kimliği yaşam tarzı ne olursa olsun bu ülkenin insanları meydanlarında, parklarında özgürce gezebilmelidir. 15 Temmuz darbe girişimi üçüncü sınıf demokrasinin ortaya çıkardığı bir tablodur. Türkiye tam demokrasiye layıktır.

10) Devlet önyargıyla kinle yönetilmez. Darbe girişiminde bulunanlar hukuk çerçevesi içinde yargılanmalıdır.

Bunu oylarınıza sunuyorum.  Dünya tarihine geçecek olan bu tabloyu çekmelerini istiyorum. Elini kaldıran güzel vatandaşlarım, 24 Temmuz 2016'da Taksim meydanından demokrasi ve cumhuriyete bağlılığımızı el kaldırarak onayladık diyeceksiniz.  Hep birlikte tarih yazdık. Destek veren gönül veren bütün yurttaşlara şükranlarımı sunuyorum.

"BU MEYDAN DEMOKRASİNİN MEYDANI OLDU"

Tarihi bir meydanda, tarihi bir gündeyiz. Taksim meydanı demokrasi tarihinde yer alan önemli bir meydan. 1 Mayıs 1977... Çok sayıda vatandaşımız bu meydanda hayatını verdi. Kanlı 1 Mayıs olarak yer alan bu olay yine bu meydanda geldi. Bugün bu meydan cumhuriyetin ve demokrasinin meydanı oldu.

Ağaçların kesilmemesi için, gençlerin doğaya sahip çıktığı bir meydan, bu meydanda Gezi olayları yaşandı ve o olaylarda ellerinde kitaplarla, karanfillerle bu ülkenin umudu gençleri hep beraber ayağa kalktı.

"CUMHURİYETİ EMEKLE KURDUK"

Bugün tarihi bir gün. Bugün Lozan anlaşmasının kabul edildiği bir gün. Lozan'ı bize yaşatan hayata geçiren özgürlüğümüzün tapu senedi olan Lozan'ı hayata geçirenleri bugün saygıyla anıyorum. Cumhuriyeti emekle kurduk, gözyaşıyla kurduk.

Bizim ayakkabımız yoktu, çarıklarımızı giydik. Silah yoktu, kurşun yoktu, para yoktu. Ama birlik ve beraberlik vardı. İnşallah yine birlik ve beraberlik içinde Türkiye'yi çağdaş uygarlığa ulaştıracağız.

Bugün basın bayramı. Basın özgürlüğünü hep beraber savunacağız. 15 Temmuz darbe girişiminin yenilgiye uğramasının unsurlarından biri medya özgürlüğüdür. Medya özgürlüğü bizim tarihimizde, geleneğimizde var. Dün medya özgürlüğüne karşı çıkanlar bugün yaptıkları hataların inşallah farkına varırlar. Basını özgür olmayan bir toplumun kendisi de özgür değildir.

"EN AĞIR BEDEL ÖDEYEN CHP'DİR"

Biz özgürlük için, demokrasi için büyük bedeller ödemiş bir milletiz. Türkiye'de kazanılan her hak yapılan mücadeleler sonucunda kazanılmış bir haktır. Hep beraber cumhuriyete ve demokrasiye sahip çıkmalıyız. 15 Temmuz akşamında darbeye karşı direnmek, darbeyi dışlamak Türkiye'den hepimizin ortak görevi oldu. Darbeye karşı çıkan bütün siyasal partilerin genel başkanlarını, onlara destek veren bütün vatandaşlarımı yürekten kutluyorum.

Darbeler tarihine bakınca en ağır bedeli ödeyen CHP'dir. Biz demokrasinin kıymetini de darbecilerin ne mal olduğunu da en iyi bilen partiyiz. Biz gerekirse canımızı, malımızı ortaya koyduk.

Bu darbe girişiminin en belirgin özellliği meclisin bombalanmasıdır. O kurşunlar yağarken parlamentoda görev yapan milletvekili arkadaşlarım darbeye karşı dik durdu. Türkiye dik durdu ve demokrasi kazandı.

yukarı çık
0
Paylaşım